Uzun bir tembellik arasından sonra tekrar merhaba! Tahmin edeceğiniz üzere sessizliğimin sebebi yine iş ama artık alıştınız, bu nedenle bu bölümü hızlı geçiyorum :) Biz amatör astronomlar sessiz sedasız çalışırız. Gösteriş ya da reklam niyetinde olan bir amatöre henüz rastlamadım. Dönem dönem imkanımız olursa hiçbir karşılık beklemeden halk etkinlikleri düzenler, okullarda öğrenciler için yine kendi imkanlarımızla gözlem geceleri düzenler ve insanımızı gökyüzü ile tanıştırırız. Bunu yaparken tek motivasyonumuz insanların bilime olan merakını arttırabilmektir… Ancak nedense bazı gök olayları özellikle yarattığı rating nedeniyle medyaya düşünce ve üstüne bir de sıradan bir gök olayına insanın hayal gücünü zorlayan (ki amatör astronomlar hayal gücü konusunda hiçbir sıkıntı çekmezler) hurafeler eklenince olayın gerçekleştiği süre boyunca astronomiden kaçasım geliyor… Süper Ay bunların başında geliyor sanırım. Ne zaman bir süper ay gecesi olacak olsa, depremler, savaşlar, felaketler vs. gibi bir dizi olayın tetikleyicisi olacağı yönünde haberler çıkmaya başlıyor. Hele bir de Ay normalden 3 kat daha büyük görünecek haberleri var ki sormayın gitsin… Çok kısaca Süper Ay’ ı açıklayalım. Bildiğiniz gibi Ay’ ın Dünya çevresindeki dönüşü sırasında Dünyamıza biraz daha yaklaştığı ya da biraz daha uzaklaştığı dönemler olur. Bunlara Enberi ve Enöte diyoruz. Aşağıdaki grafikde gördüğümüz enberi noktası sırasında bir de dolunay olursa yani Güneşimiz de Dünya’ nın arkasında kalır ve Ay’ ın tüm yüzeyini aydınlatırsa buna Süper Ay diyoruz. Çünkü hem dolunay hem de en yakın noktasında… Grafikten de anlaşılacağı üzere öyle 2-3 kat büyük görünme gibi bir durum yok, yalnızca %14 gibi normalde alıştığımız halinde daha büyük ve yaklaşık %30 kadar da daha parlak görülüyor.

2014 yılında ise bu olayın birden fazla kez görülecek olmasından dolayı 10 Ağustos tarihinde gerçekleşecek olan Süper Ay’ ı çekmeye karar verdim. Tabi tek başına Ay çekmeyi planlamıyordum :) Mutlaka önünden bir uçak geçmeliydi. Evimin Sabiha Gökçen Havalimanına yakın olmasından dolayı şansım yüksekti ancak Ay, pilotlarımızın kalkış açısında daha yüksek bir noktada görüş açıma girmişti. Çılgın bir pilota denk gelmek için çok dua ettim ama maalesef olmadı. Uçakların kalkış anında hazır olmak ve boş boş tetikte gergin bir şekilde beklememek için Ipadime yüklediğim flightradar uygulamasından faydalandım. Bu yazılım tepenizde gezen uçakların tüm bilgilerini size verdiği gibi havalimanlarını tıklarsanız sırada bekleyen uçakların bilgilerini hatta varsa rötarları dahi gösteriyor. İnternet sitelerine girerseniz de ücretsiz olarak bu uygulamadan faydalanabilir, memlekete yolcu ettiğiniz akrabalarını indikleri an arayıp hava yapabilirsiniz :)
Bir kaç tane Ay’ ı teğet geçen pilota denk gelsem de bir türlü tam ortadan kesme atan bir uçak yakalayamadım. Maalesef ne zaman böyle bir olayı görüntülemeye kalksam şans gibi mutlaka teğet geçiyorlar… Geçen yıl bir Pegasus pilotunun attığı kesmeyi şu linkten izleyebilirsiniz. http://youtu.be/0uOAsi3jqQw Bu arada popüler olaylardan haz etmiyoruz dedik ama geçen yıl da çektiğimiz ortaya çıktı. Gerçi teleskobu kurmamıştım ve Canon PS SX20IS ile çekmiştim. :) Havanın ve manzaranın ay gibi süper olmasını fırsat bilerek ve yıllarca webcamler ile gökyüzünü görüntülemiş bir gezegen fotoğrafçısı olarak, ilk kez Canon 60D mi teleskoba bağlamanın sevinci ile uzaktan kumandanın düğmesine kafam estikçe basıyor ve güzel Ay kareleri yakalıyordum. Tek seferde Ay’ ın tamamını görüntüleyebilmek ne kadar da keyifliymiş. Yıllarca 10-20 video çekip bunları fotoğraflar haline getirip, sonrasında da puzzle gibi birleştirip mozaik yapmaktan ömrüm tükenmişti :) Saatler saatleri kovalarken hiç beklemediğim kadar uzaktan bir uçağın çakarlarını farkettim. Aslında havalimanı nedeniyle gökyüzü trafiğimiz hep sıkışıktır ama bu uzaktaki uçak direkt Ay’ a doğru ilerliyordu!!! Tabi yanılma şansım vardı ama yine de hareketini kendi zihnimde devam ettirince Ay’ ı kesecek gibi görüyordum. Yaklaşmasına 1-2 saniye kala nefesimi tuttum ve bastım tetiğe. Canon 60D’ nin saniyede 5.3 kare yakalama hızı ile tabiri caizse makinalı gibi şak şak şak sesleri arasında 4-5 saniye tetiği basılı tuttum. Ta ki uçağın diğer uçtan çıktığını seçebilene kadar. Uçak o kadar uzaktı ki Ay’ ın tam önünde geçtiğini gözlerimle göremedim dahi… Makinamın dumanı henüz tütmeye devam ederken :) hemen fotoğraflara bakmaya başladık eşimle birlikte. O da ne!!! Bu kez şans yüzümüze gülmüştü. Tabi yine az kalsın bir teğet durumu olacakmış ama gayet iyi bir noktadan ve açıdan harika bir uçak geçişi olduğunu görünce çok sevindik. Elimizdeki tüm kareleri şu video ile görmek mümkün http://youtu.be/pQW_xfa04-s İçlerinden bana göre açısı en güzel olanı seçtim ve biraz işleyerek de aşağıdaki haline getirdim.Sanırım çektiğim en güzel dolunay fotoğrafı oldu. Üstelik bir de uçak transit geçerken… :)
Günün sonunda mağrur ve gururlu bir eda ile kendisinden beklenen görevi başarıyla ifa eden Atlas ve 10″ newtonain teleskobum bu hatıra pozunu verip, kendisine verilecek bir sonraki görevi beklemeye koyuldular… not: nerdeyse 1 ay olacak hala bekliyorlar :) Hadi kalın sağlıcakla!
Sevgili Balkondan Evrene, çok güzel bir yazı olmuş, eline sağlık.
BeğenBeğen